Etiket: tazminat

DEPREM NEDENİYLE UĞRANILAN ZARARIN TAZMİNİ  Deprem nedeniyle idareye (idarenin hizmet kusurunun olması hallerinde) tam yargı davası, açılması mümkündür. Tam yargı davası, idari işlem veya eylem nedeniyle maddi ve/veya manevi zarara uğrayanlar tarafından bu zararların giderilmesi talebiyle idareye karşı açılabilecek tazminat talepli bir idari dava türüdür. Ancak idarenin hizmet kusurunun olup olmadığı şartı oluşmadan tazminat davası açılması olanaksızdır. İdari işlemler, idari makam ve mercilerin idari faaliyet alanında idare hukuku çerçevesinde, tek taraflı irade açıklamasıyla hukuk aleminde sonuç doğuran kesin ve yürütülmesi zorunlu nitelikte tasarruflardır. İdarenin, temelinde bir idari karar veya işlem olmayan veya bir idari sözleşmeye dayanmayan her türlü faaliyeti ( fizik alanında görülen iş, hareket, ameliye ve çalışmalar ) veya hareketsiz kalması ise idari eylem olarak tanımlanmaktadır. İdari işlemlerin, hukuk aleminde değişiklik, yenilik doğuran irade açıkl.....

Devamı için tıklayın

Boşanma davalarında maddi ve manevi tazminat hakkı TMK 174. Madde ile düzenlenmiştir. Maddenin ilk bölümünde mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddî  tazminat isteyebilir denerek maddi tazminatın koşulları, ikinci bölümünde boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevî tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir denerek manevi tazminatın koşulları bildirilmiştir.Madde gerekçesi irdelendiğinde maddi tazminat talebinin kabul görmesi için maddi tazminat isteyen taraf boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kusursuz veya diğer tarafa göre daha az kusurlu olmalı, evlilik kurumun eşlere sağladığı yararlar ortadan kalkmalı ve evlilik birliğinin devamı halinde doğabilecek olası yararlar boşanmaya bağlı zedelenmelidir. Boşanmaya bağlı olarak ağır kusurlu tarafın maddi tazminat talebi kabul görmeyeceği gibi eşit kusur hali.....

Devamı için tıklayın

Müvekkillerimiz sıkılıkla ''Beni aldattığı kişiye, yani sevgilisine de dava açmak istiyorum’’ talebiyle tarafımıza başvuru yapmaktadır.  Evliliği devam eden biri ile evli olduğunu bilerek birlikte olan üçüncü kişiden diğer eşin manevi tazminat isteyip isteyemeyeceğine dair Yargıtay uygulamalarında 2014 yılı ile 2018 yılları arasında ciddi görüş ayrılıkları ortaya çıktı. 2014 öncesinde Yargıtayın kararlarında 'Zina fiiline katılan kişinin aldatılan eşe karşı manevi tazminat sorumluluğu yoktur' deniliyordu. Ancak son yıllarda farklı kararlarla 3.kişiye karşı dava açılmasının yolu açılmıştı. Eşin aldatma fiilini birlikte işlediği kişi de zarar gören eşe karşı sorumlu olduğu. Bu nedenle 3. kişiye yani, eşin sevgilisine, birlikte olduğu kişiye karşı da tazminat davası açıla bilmekteydi. Hukuk Genel Kurulu ve Yargıtay kararları arasında ki çelişki, (yani biri ‘tazminat alabilir’ diğeri ‘tazminat alamaz’ deyince) uygulama farklılıklarına neden oldu. Bu farklılığı orta.....

Devamı için tıklayın