0312 434 00 55
0554 424 71 25
0554 424 71 25
Giriş: Mutsuzluk Evliliğin Sessiz Habercisi mi?
Her evlilik zaman zaman zorluklardan geçer. Ancak bazı ilişkilerde mutsuzluk bir geçici duygu olmaktan çıkar, kalıcı bir yaşam biçimine dönüşür. “Mutsuzum ama boşanmalı mıyım?” sorusu, günümüzde en sık dile getirilen içsel çatışmalardan biridir.
Peki, sürekli mutsuzluk boşanma sebebi midir? Türk Medeni Kanunu bu konuda ne der? Mahkemeler mutsuzluğu tek başına boşanma nedeni olarak kabul eder mi?
Evlilikte Mutsuzluk Nedir?
Evlilikte mutsuzluk, yalnızca tartışma veya geçimsizlikten ibaret değildir. Taraflardan birinin duygusal doyumsuzluk, ilgisizlik, iletişimsizlik veya sürekli gerginlik yaşaması; evliliğin temelinden sarsıldığının bir göstergesidir.
Zamanla bu durum, evlilik kurumunun temelini oluşturan saygı, sevgi ve sadakat unsurlarını zedeler. Dolayısıyla, mutsuzluk bu yönüyle evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına yol açan bir olgu olarak değerlendirilir ve Türk Medeni Kanunu’nun 161- maddesi kapsamında boşanma nedeni sayılabilir
Mutsuzluk Tek Başına Boşanma Sebebi midir?
Türk Medeni Kanunu’nun 166. maddesi, “Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmışsa eşlerden her biri boşanma davası açabilir.” der.
Yani, mutsuzluk; eğer taraflar için evliliği sürdürülemez hâle getiriyorsa, boşanma sebebi olarak değerlendirilebilir.
Ancak mahkemeler “mutsuzum” beyanını tek başına yeterli görmez. Bu mutsuzluğu doğuran olayların ve davranışların somut olarak ispat edilmesi gerekir.
Mutsuzluğa Neden Olan Davranışlar
Mahkeme kararlarında sıkça rastlanan mutsuzluk sebepleri şunlardır:
• Sürekli küçümseme, eleştirme veya ilgisizlik
• Eşin duygusal destekten yoksun bırakılması
• Aile içi baskı ve kontrol (örneğin eşin ailesiyle görüştürmeme)
• Aşırı kıskançlık veya güvensizlik
• Evlilikte yalnızlık hissi
• Eşin aşağılayıcı veya küçültücü sözleri
• Ortak yaşamın fiilen sona ermesi (ayrı odalar, farklı yaşam tarzları)
Bu davranışlar, mahkemece değerlendirildiğinde evliliğin temelden sarsıldığına işaret eder.
Yargıtay’ın Görüşü: Mutsuzluk Gerekçesi Yeterli mi?
Yargıtay, birçok kararında evlilikteki mutsuzluğu boşanma sebebi olarak kabul etmiştir; ancak bunun soyut bir duygu değil, somut bir olgu olması gerektiğini vurgular.
Örneğin Yargıtay 2. Hukuk Dairesi bir kararında şöyle demiştir:
“Taraflar arasında sevgi, saygı ve güven unsurları kalmamış, ortak yaşam çekilmez hâle gelmiştir. Bu durumda evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır.”
Bu tür kararlar, mahkemenin sadece “mutsuzum” ifadesine değil, mutsuzluğu doğuran olayların ispatına baktığını gösterir.
Evlilikte Süregelen Mutsuzluğun Psikolojik Etkileri
Uzun süreli mutsuzluk, bireyde şu etkileri doğurabilir:
• Kaygı ve depresyon
• Özgüven kaybı
• İletişim kurma isteksizliği
• Kendini değersiz hissetme
Bu psikolojik çöküntü, sadece evliliği değil, bireyin yaşam kalitesini de düşürür. Dolayısıyla, sürekli mutsuzluk yaşayan kişinin bu durumu görmezden gelmesi, hem ruhsal hem de hukuki anlamda zararlıdır.
“Evliliği Kurtarmak İçin Katlanmak” Anlayışı
Toplumda sıkça rastlanan bir düşünce vardır: “Evlilikte her şey mükemmel olmaz, biraz katlanmak gerekir.”
Ancak katlanma ile tükenmişlik arasında ince bir çizgi vardır.
Katlanmak, geçici bir sıkıntıya sabır göstermekken; tükenmişlik, artık hiçbir şeyin değişmeyeceğine inanmaktır. Mahkemeler bu noktada, tarafların birbirine karşı duygusal bağının tamamen kopup kopmadığına bakar.
Hakimin Değerlendirmesi: Mutsuzluğu Nasıl Yorumlar?
Aile mahkemesi hâkimi, tarafların iddialarını değerlendirirken:
• Evliliğin ne kadar süredir sürdüğünü,
• Tarafların birbirine davranışlarını,
• Tanık beyanlarını,
• Sosyal inceleme raporlarını dikkate alır.
Eğer mutsuzluk uzun süredir devam ediyor ve evliliği temelden sarsacak bir durum oluşturuyor ve bu oluşum somut olaylarla kanıtlanıyor ise, hâkim TMK 166/1 kapsamında boşanmaya karar verebilir.
Mutsuzluk ve Kusur İlişkisi
Her mutsuzlukta bir taraf “tam kusurlu” olmayabilir.
Bazen iki taraf da evliliğin bozulmasına katkıda bulunur.
Ancak hâkim, kusur oranına göre tazminat ve nafaka hakkında karar verir.
Örneğin; bir eşin ilgisizliği, diğerinin sevgisiz davranmasına neden olmuşsa, hâkim “ortak kusur” kararı verebilir.
Mutsuz Evliliklerde Çocuk Faktörü
Çocuklar, mutsuz bir evlilikte en sessiz mağdurlardır.
Anne-baba arasındaki sürekli gerilim, çocukta anksiyete, özgüven eksikliği ve davranış bozukluklarına yol açabilir.
Yargıtay, velayet değerlendirmesinde bu tür aile ortamlarını dikkate alır.
Dolayısıyla, “çocuklar için sabretmek” bazen çocukların psikolojisine daha fazla zarar verebilir.
Boşanma Kararı Almak: Mutsuzlukla Baş Etmenin Son Aşaması
Boşanma, her zaman ilk seçenek değildir.
Ancak tarafların iyi niyetli çabalarına rağmen iletişim, sevgi ve saygı bitmişse; artık evlilik birliği fiilen sona ermiştir.
Bu durumda boşanma, bir kurtuluş ve yeniden başlangıç anlamına gelir.
Mutsuzluğu Belgelerle İspat Etmek
Mahkeme, tarafın mutsuzluk beyanını kabul edebilmesi için somut deliller ister.
Bu deliller şunlar olabilir:
• Mesaj kayıtları, e-postalar (hakaret veya ilgisizlik içeren yazışmalar)
• Tanık beyanları
• Psikolojik destek raporları
• Uzun süre ayrı yaşandığını gösteren belgeler
Bu belgeler, evliliğin artık sürdürülemeyeceğini gösterir nitelikte olmalıdır.
Sonuç: Mutsuzluk Önlenmelidir.
Evlilik birliğinin amacı, taraflara karşılıklı mutluluk ve huzur sağlamaktır.
Eğer bu amaç gerçekleşmiyorsa ve kişi sürekli olarak duygusal baskı, ilgisizlik veya yalnızlık içindeyse; artık evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu duruma gelmiş çiftlerin sorunlarını çözerek evliliklerine devam edilebilir kılmaları gerekir, aksi halde bu durum Türk Medeni Kanunu bu durumda kişiye boşanma hakkı tanır. Mutsuzluk bazen bir uyarı, bazen de bir sonun habercisidir.
Biz Kimiz ?
Avukat Erdem Özcan, Ankara’da faaliyet gösteren kurucusu olduğu hukuk ofisinde avukat olarak boşanma ve aile davalarında hizmet sunmaktadır. Bu tür davalar, genellikle duygusal ve hukuki açıdan karmaşık süreçler içerdiğinden, konuya hakim bir avukatın rehberliği büyük önem taşır.
Erdem Özcan, müvekkillerine hukuki danışmanlık ve temsil hizmetleri sunarak, onların haklarını en iyi şekilde savunmayı amaçlamaktadır. Aile hukuku kapsamındaki anlaşmazlıkların çözümünde, müvekkillerine duygusal desteğin yanı sıra yasal süreçlerin doğru bir şekilde yönetilmesini sağlayarak, en iyi sonuca ulaşmak için çalışır.
Yorum Yaz