Boşanma Dilekçesi Nereye Verilir?

.

Evlilik, kadın ve erkek bireyler arasında kurulmuş hukuki yükümlülükleri olan yasal olarak onaylanmış sosyal bir kurumdur. Evlenmeyle bireyler aileyi oluşturur ve devamında çocukların dünyaya gelme durumu olur ise hak ve yükümlükler çocukları da kapsayacak şekilde devam eder.  Toplumun en küçük yapı taşı olan aile toplum düzenin devam etmesini sağlamak amacıyla yasal olarak korunmaktadır. Evlilik birliğinin korunması gerek iç hukuk düzenlemelerinde gerekse uluslar arasında düzenlemelerle sağlanmıştır. Evlilik birliğinin korunmasını sağlayan Birleşmiş Milletler Yasaları, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, Birleşmiş Millet Çocuk Hakları Sözleşmeleri ülkemizce de kabul görmüştür.   

 

Anayasamızın 41. maddesiyle de aile kurumunun korunması amaçlanmıştır. Şöyle ki;

Aile, Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır. Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır, teşkilatı kurar.

 

Yine medeni kanunumuz 195. Maddesiyle aile kurumunu korumayı hedeflemiştir. Şöyle ki;

Evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde, eşler ayrı ayrı veya birlikte hakimin müdahalesini isteyebilirler.

Hakim, eşleri yükümlülükleri konusunda uyarır; onları uzlaştırmaya çalışır ve eşlerin ortak rızası ile uzman kişilerin yardımını isteyebilir.

Hakim, gerektiği takdirde eşlerden birinin istemi üzerine kanunda öngörülen önlemleri alır.

 

Tüm bu düzenlemeler aile yapısını üst perdede toplum düzenini sağlamayı amaçlar. Evliliğin eşler ve çocuklar için getirdiği yasal düzenlemeler boşanma yani evlilik birliğinin hukuken son bulması halinde de geçerliğini koruyacaktır. Eşler boşanma davası açarken yasaların belirlediği hak ve yükümlüklere göre belirli sorumluklar altına girerler. Boşanma davasının açılmasıyla boşanmanın gerçeklemesi için evlilik birliğinin son bulmasını gerektirir gerekçelerin var olması gerekir. Hukukun bu yaklaşımı keyfi evliliklerin yapılmamasını hedeflemektedir. 

 

Boşanma davasının kabul edilmesi için en temel kriter evliliğin devamında tarafların ve toplumun hiçbir menfaati kalmamış olmasıdır. Bu halde birliğinin devamından yarar ve umut görülmediğinden aile mahkemesi hakimi boşanma yönünde hüküm kuracak ve evlilik birliği son bulacaktır. Görüleceği üzere yasalar boşanmanın gerçekleşmesinde bile aile birliğini korumayı hedef almıştır. 

 

Başka bir anlatımla boşanma davasının açılması boşanmanın gerçekleşeceği anlamı taşımamaktadır. Bu durum sıklıkla boşanma davası açan taraflar arasında yanlış anlaşılmaktadır. Cifler boşanma davası açtıklarında her iki tarafında boşanmayı kabul ettiği halde boşanmanın gerçekleşeceğini sansalar da ailenin korunmasını amaçlayan hükümler nedeniyle boşanmanın gerçekleşmesi için boşanmayı gerektirir haklı gerekçelerin var olması gerekir. Aksi halde aile mahkemesi hakimi boşanma talebini kabul etmeyecektir. Durumun istisnasını anlaşmalı boşanma davası oluşturmaktadır. Anlaşmalı boşanma davasında haklı gerekçeler mahkemece incelenmeden boşanma hükmü kurulabilecektir. 

 

 

Kadın Boşanma Davası Açarsa Erkek Kabul Etmezse Ne Olur?

 

Çekişmeli boşanma davası açılması boşanma hükmünün kurulacağı anlamına gelmemektedir. Yukarıda ayrıntılı olarak belirtiğimiz üzere boşanma hükmünün kurulması için boşanmayı gerektirir kanıtlanabilir haklı nedenlerin varlığı gerekmektedir. Bu halde ister kadın eş, ister erkek eş boşanmayı talep etsin veya bir taraf boşanmayı istemesin aile mahkemesi hakimince durumun kural olarak önemi yoktur. Aile mahkemesi hakimi evlilik birliğinin korunması amacıyla boşanma talebinin kabul edilebilir olup olmadığını denetleyerek karar verecektir. Bu nedenle erkek eşin veya kadın eşin boşanmayı istememesinin bir önemi yoktur. Taraflar sıklıkla bir tarafın boşanmayı istememesinin davayı uzatacağını düşünseler de böylesi bir durum hukuken mümkün değildir. Çekişmeli boşanma davasının temel kıstası tarafların ne talep ettiği değil evlilik birliğinin devamında tarafların ve toplumun hiçbir menfaati kalmamış olmasıdır. Bu durumunda var olması için boşanmayı gerektirir haklı ve kanıtlana bilir nedenlerin var olmasıdır. 

Özet olarak çekişmeli boşanma davası açmış tarafın haklı ve kanıtlanabilir gerekçeleri var ise karşı tarafın boşanmama yönündeki talebinin hukuken değeri yoktur. Bu nedenle boşanmayı istememek çekişmeli davayı uzatmamakta veya sonucuna etki etmemektedir. 

 

Boşanma Davası Nasıl Açılır?

 

Boşanmaya karar vermiş eşin anlaşmalı boşanma ihtimali yok ise haklı ve kabul edilebilir gerekçelerini aile mahkemesine düzenlenecek dilekçe ile sunmasıyla boşanma davası açılacaktır. Boşanma talebi olan eş, boşanmayı gerektirir gerekçelerini yaşanmış olayları derleyeceği dilekçesiyle birlikte boşanmaya bağlı taleplerini de aile mahkemesine bildirmelidir. Boşanmaya bağlı talepler ise;

 

1.     Velayet Talebi

2.     Tedbir Nafakası Talebi

3.     Yoksulluk Nafakası Talebi

4.     İştirak Nafakası Talebi

5.     Maddi ve Manevi Tazminat Talebi

6.     Eşya Alacağı Talebi

7.     Ziynet Alacağı Talebi

8.     Mal rejiminin tasfiyesi talebi olarak sınıflandırılabilir.

 

Söz konusu taleplerin dava açılması sırasında usul ve esasları birbirinden farklılık göstermektedir.  Kimi talepler boşanmanın ferisi olarak tanımlandığı için çekişmeli boşanma davasının içerisinde incelenecek boşanmanın ferisi olmayan mal rejiminin tasfiyesi gibi hususlar ise ayrı dava konusu oluşturacaktır. Bu halde çekişmeli boşanma dava dilekçesi bu usul kuralı gözetilerek hazırlanmalıdır. Hak kayıplarına sebebiyet vermemek adına bu konuda avukat yardımı almak kişilerin lehine olacaktır. Zira hukuk belirli kurallara dayanmaktadır. Yapılacak en küçük bir hata mağduriyetlere neden olmaktadır. Uygulamada bu hususu gözetmeden açılan birçok çekişmeli boşanma davası daha ilk duruşmada reddedilmektedir. Usul hukukunun kıstaslarının bilinememesi nedeniyle yaşanan mağduriyetlerin sayısı hayli fazladır. Örneğin haklı nedenlerin nasıl ve ne şeklide kanıtlanacağının dava dilekçesinde hukuka uygun gösterilmemesi halinde boşanma davası birinci celsede kabul edilmeyecektir. Veya farklı şehirde yaşayan kadın eşin ailesinin yanında sığınması halinde kural olarak ailesinin bulunduğu ilde davası görülebilecekken yaptığı yanlışlık nedeniyle davası kabul edilemez ise bu sırada erkek eşin yaşadıkları şehirde boşanma davası açması halinde dava erkek eşin bulunduğu şehirden devam edecektir.  Usul hataları nedeniyle hak kayıpları oldukça sık görülmektedir. Örnekler gibi birçok durumun varlığı söz konusudur. 

 

Boşanma dava dilekçesinde hangi talebin nasıl isteneceği, gerekçelerin nasıl sunulacağı usul hukuku dediğimiz kurallara dayalıdır. Aile mahkemesi hakimi tarafsızlığı nedeniyle bu konularda yönlendirme yapmayacağı için yapılacak hatalar mağduriyetlerin oluşmasına neden olacaktır. İnternetten alınan doğruluğu belirsiz bilgilerle, sağdan soldan alınan duyumlarla hazırlanacak dilekçelerin hakları koruyacağını beklemek çok büyük bir risktir. Unutulmamalıdır ki boşanma dava dilekçesi davanın beyni olarak tanımlanabilir en ufak hata davanın seyrini olumsuz etkileyecektir. 

 

Aynı durumun anlaşmalı boşanma davası içinde geçerliliğini koruduğunu söylemek gerekir. Zira anlaşmalı boşanma davasının sonuçlarını gösterir boşanma sözleşmesinin hakları ve talepleri koruması büyük önem taşır. Aile mahkemesi hakiminin yönlendirme yapmayacağı gerçeği karşısında hata içeren veya eksik hazırlanmış olan boşanma protokolleri hukuksal hakların kaybolmasına veya boşanma sonrası yeni davaların ortaya çıkmasına neden olabilecektir. Örneğin mal rejimin tasfiyesini korumayan bir anlaşmalı boşanma protokolü sonrasında tarafların yeniden mal rejimi davasıyla karşı karşıya kalmasına neden olabilecektir. 

 

Boşanma dilekçesinin nereye verileceği hususu yukarıda bahsi geçen hukuki usul kurallarına uygun şekilde hazırlanmış ve hakları korur niteliği olan boşanma dava dilekçesinin tamamlamasıyla gündeme gelecektir. Bu hususlar tamamlandıktan sonra boşanma dava dilekçesi dosya haline getirilerek yaşanılan ilde bulunan yetkili aile mahkemesi tevzi birimine sunulacak ve boşanma dava dilekçesi için gerekli harçların ikmali neticesinde boşanma davası açılmış olacaktır. 

 

Boşanma dava dilekçesinin nereye verileceği konusu başvuru yapılacak il mahkemesi yönünden de esasında iyi bilinmelidir. Zira boşanma dilekçesi nereye verileceği hukukumuz da yetki ve görev kavramlarıyla açıklanmaktadır. Yetki ve görev kavramları bilinmeden boşanma dilekçesinin nereye verileceği hatalı bir işlem doğrulabilir. Görev konusu davayı inceleyecek mahkemenin belirlenmesidir. Hukukumuzda da kural olarak boşanma davalarını incelemekle görevli mahkeme aile mahkemelerdir. Aile mahkemelerinin kurulmadığı yerlerde görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir. Bu nedenle boşanma dilekçesi görev yönünden yaşanılan yerde aile mahkemesi varsa aile mahkemesine henüz kurulmamış ise asliye hukuk mahkemesine verilecektir. Aynı şekilde boşanma dilekçesi aile mahkemesine hitaben yazılmalıdır. 

 

Boşanma dilekçesinde yetki hususu ise davanın açılacağı il ve ilçeyi göstermektedir. Boşanma dilekçesinin nereye verileceği yetki yönünden önemledir. Zira boşanma dilekçesinin yanlış yetkili mahkemeye verilmesi süreci uzatacak, boşanma dilekçesini alan yetkisiz mahkeme itiraz gelmesi halinde davanın yetki yönünden reddine karar verecektir. Bu nedenle boşanma dilekçesinin yetkili mahkemeye verilmesi gerekmektedir.

 

  

Usul hukukuna uygun olarak hazırlanmış boşanma dilekçesinin yetkili ve görevli mahkemeye verilmesini takiben boşanma davası açılmış olacaktır. Boşanma davasının açılmasıyla birlikte öncelikle dilekçeler aşaması başlayacak karşılıklı olarak tüm dilekçelerin sunulmasının ardından ön inceleme denen davanın konusunu ve taleplerin derlendiği duruşma yapılarak tahkikat denen aşamaya geçilecektir. Tahkikat aşamasında aile mahkemesi delilleri toplayacak, tanıkları dinleyecektir. Tahkikatın tamamlanmasının ardından aile mahkemesi hakimince karar açılanacaktır. 

 

Görüleceği üzere boşanma dilekçesinin nereye verileceği ve boşanma dilekçesinin nasıl hazırlanması gerektiği davanın seyri ve hukuksal hakların korunması açısından büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle boşanma dilekçesinin hazırlanması ve boşanma dilekçesinin mahkemeye sunulmasında avukat yardımı tarafların lehlerine olacaktır.


Avukat Erdem Özcan Kimdir?


Yorumlar (0)

Henüz yorum yapılmamış, ilk yorumu siz yazın.

Yorum Yaz